19 Ağustos 2009 Çarşamba

Rörörö

Çok yorucu şeyler oldu. Doldum... .44'lük bir magnum gibiyim.

Tabi, sinir, stres, saçmalama değil. Hüzün, bunalım felan da değil. Bildiğin, beyinsel ve fiziksel yorgunluğu getirdiği yorgunluk. Peki nasıl doluyorum? Şu şekilde... Fazlasıyla yorgunken, istediğiniz herşeyi yapamıyorsunuz. Bu da içinizde uhteler bırakıyor, can sıkıyor.Sonra bunlar birikiyor. Böylece dolmuş oluyorsunuz.

Çıplak ayakla toprağa basmak gerek. işi bırakınca akmak gerek, su gibi olmak gerek. Soğuk suya dalmak, çıkmamak, baş aşağı sallanmak, rahatlatmak için bi araba dolusu adamdan dayak yiyip rahatlamak lazım.

----------------------------------------------------------------------------------------

Gördüğünüz gibi bu yorgunluk ve ağrılarla, insan bir şeyler yazmak istese bile yazamıyor. Ikınmak dediğimiz olay bu. Bunu wc'de de yaşıyorsunuz, biliyorsunuz. Bu yüzden ayrıntılı olarak açıklama gereği duymuyorum. Ama boktan bir yazı olmasına rağmen yazmamın sebebi, blog'a yazdığım zaman rahatladığımı hissetmem. Yapamadığım şeylerden birini yaptığımı düşünüp, psikolojik olarak rahatlamak bu, başka bir şey değil. Ortaya insanların keyifle okuyamayacağı, sadece blog'ta yer işgal eden bir şeyler karalamak...

Yapılacaklar listesinden bir şeyler daha eksilttikten sonra yatayım değil mi?

Bir şey yaptım ben! Bir şey yaptım! Yapabildim!

Bu yazının bi parçası yok, kafanıza göre açıp dinleyin. Benden size kıyak olsun.

1 yorum: